23 Ocak 2014 Perşembe

Okullarda İntiharı Kim Önlesin? Rehber Öğretmen mi? Süpermen mi?


Okullarımızda, özellikle de liselerde yaşanan intihar olayları hepimizi üzüyor ve kaygılandırıyor,  Anne babaların yaşanan intihar olaylarının ardından  kendi çocukları için ne kadar kaygılandıklarını  tahmin etmek için uzman olmaya gerek yok  sanırım. Hele de olayların medyada sunuluş  biçiminde gerçek dışı nedenselliklere çok yer  verilmesi ve olayın abartılı dramatik, bazı  durumlarda da özendirici biçimde aktarılması yangına körükle gitmekten başka bir anlam  taşımıyor, intihar olaylarının ardından medyada bazı uzmanlarca yapılan açıklamalar ailelerin bilgi düzeyini arttırıp kaygılarını azaltırken bazılarının açıklamalarıysa tam tersi bir etki yaratıyor; çünkü intihar birçok etkenin iç içe geçtiği karmaşık bir olgudur; medyadaki sunumu da ailelere rehberlik edecek biçimde olmalı, gerekçesiz nedensellikten çok, risk değerlendirmesi üzerine odaklanmalıdır.
Rehber öğretmen sorunu
İntihar olaylarından sonra medyada en çok işlenen konulardan birisi de okul idaresi ve rehber öğretmenin görev ve sorumluluklarıdır. Dikkat çekici ve üzücü olan nokta ise bu sorumluluğun, okulun koşulları, işleyişi, yapısı, öğrenci ve öğretmenlerinin sayısı önemsenmeksizin, yalnızca okul idaresi ve rehber öğretmene yüklenmesi ve bu kişilerin suçlanmasıdır. Elbette ki intihar da rehber
öğretmenin çalışma alanındaki en önemli konu başlıklarında biridir ve okul sistemi içindeki görev ve sorumluluklarını en iyi biçimde yerine getirmelidir. Ancak medyadaki tartışmaların içeriğine dikkatle baktığımızda yapılan suçlamaların altında bazı varsayımlar yattığını görebiliriz. Bu varsayımlardan birkaçına burada değinmenin yararlı olacağını düşünüyorum.
MAKALENİN DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ALMAN OKUL ÖDÜLÜ-İYİ BİR OKUL İÇİN 6 KRİTER

Almanya‘nın en bilinen ve beklentisi en yüksek yarışması. Jüride yer alan uzmanlar, bilim adamları ve pedagoglar, bunda, ilk bakışta ...